Will you make me a paper crane?
- Bana bir kağıt turna kuşu yapar mısın?
The cranes tend to make their nests in the bell towers of churches.
- Turnalar yuvalarını kilisenin çan kulelerine yapmaya eğilimliler.
You can’t teach a pike how to swim.
- Bir turna balığına nasıl yüzüleceğini öğretemezsin.
There is a pike in the pond.
- Gölette bir turnabalığı var.