trouble; distress; misfortune; adversity

listen to the pronunciation of trouble; distress; misfortune; adversity
İngilizce - Türkçe

trouble; distress; misfortune; adversity teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

ill
{i} hastalık

Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor. - From my own experience, illness often comes from sleeplessness.

Hastalık okula gitmemi engelledi. - Illness prevented me from going to school.

ill
{i} rahatsızlık
ill
keyifsizce
ill
rahatsız bir şekilde
ill
kötü biçimde
ill
kötülük
ill
acımasızca
ill
kötü

O her zaman kötü muameleden şikayetçi. - He is always complaining of ill treatment.

Başkalarını arkalarından kötülememelisiniz. - You ought not to speak ill of others behind their backs.

ill
zararlı
ill
hoş olmayan bir biçimde
ill
hasta

O, hasta olduğu için yürüyüşe gidemedi. - He could not go on the hike because he was ill.

Hastalıktan dolayı partiye gidemedim. - I could not go to the party because of illness.

ill
{s} sağlıksız
ill
fenallk
ill
kötu
ill
(sıfat) hasta, sağlıksız, rahatsız, kötü, fena, ahlaksız, zararlı
ill
ra- hatsızlık
ill
{s} fena
ill
(isim) hastalık, rahatsızlık, sorun, belâ, illet, dert
ill
{s} ters, uğursuz
ill
{s} (worse, worst)
İngilizce - İngilizce
ill

Music won't solve all the world's ills, but it can make them easier to bear.

trouble; distress; misfortune; adversity