treating, keeping, pleasing

listen to the pronunciation of treating, keeping, pleasing
İngilizce - Türkçe

treating, keeping, pleasing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

entertaining
eğlendirici
entertaining
izaz
entertaining
ahenkli
entertaining
eğlence

Bu TV programı çok eğlenceli görünüyor. - This TV program seems to be very entertaining.

Sarhoş insanlar çok eğlencelidir. - Drunk people are so entertaining.

entertaining
eğlendirme

O, yabancı misafirleri eğlendirmekten sorumludur. - He is in charge of entertaining the foreign guests.

entertaining
eğlenerek
entertaining
{f} eğlendir

O kendini eğlendiriyor. - She's entertaining herself.

O, yabancı misafirleri eğlendirmekten sorumludur. - He is in charge of entertaining the foreign guests.

entertaining
ilginç
entertaining
Eğlenceli, eğlendirici
entertaining
düşün/ağırla/eğlendir
entertaining
entertaininglyeğlenceli bir surette
entertaining
(sıfat) eğlendirici, eğlenceli
İngilizce - İngilizce
{a} entertaining
treating, keeping, pleasing