Karım uzaktayken zor durumdaydım.
- I am inconvenienced when my wife is away.
O, otelden çok uzakta değildir.
- It is not far away from the hotel.
Derhal yatmaya gitsen iyi olur, yoksa soğuk algınlığın daha da kötüleşir.
- You had better go to bed right away, or your cold will get worse.
Biz yokken eve hırsız girmiş.
- A thief broke into the house while we were away.
Uzak bir yere gidelim.
- Let's go somewhere far away.
Balon rüzgar tarafından bir yere taşınıyordu.
- The balloon was carried away somewhere by the wind.
Sanırım birkaç gün buradan uzaklaşmalıyız.
- I think we should get away from here for a few days.
Beni buradan uzaklaştıracak bir tekne istiyorum.
- I want a boat that'll take me far away from here.
Tüm öğleden sonra durmadan uyudum.
- I slept the whole afternoon away.