trajectory

listen to the pronunciation of trajectory
İngilizce - Türkçe
{i} yörünge
(Askeri) MERMİ YOLU: Tatbik edilmiş dış bir kuvvet tarafından atılan veya fırlatılan bir tüfek mermisi, top mermisi, bomba veya diğer cismin, tatbik edilen kuvvetten kurtulduktan sonra hareketine devam ederek, düşey düzlemde çizdiği eğri. Bak. "ballistic trajectory"
{i} mermi yolu
gezinge
{i} eğri
münhani
geom
uçuş yolu
(Meteoroloji) yol
trajectory chart
(Askeri) MERMİ YOLU ŞEMASI: Standart şartlar altında değişik yükseklik açıları ile atılan mermilerin havada çizdikleri yolun yandan görünüş şeması. Mermi yolu şeması; ayrı silah mermi ve tapalarda değişik şekiller gösterir
trajectory diagram
(Askeri) MERMİ YOLU ŞEKLİ
trajectory scorer
(Askeri) UÇUŞ YOLU KAYITÇISI: Bir uçuş yolu kayıtçısı; bir füzenin, merkezi hedef koordinat eksenleri başlangıç noktasıyla aynı noktada olan bir küre üzerindeki mevkiini, devamlı olarak tayin edebilir. Önleme zaman olay kaydı, füzenin, kayıt isteklerine uygun bir hedefe nazaran, hem mesafesini hem açısal mevkiini vermelidir
trajectory scorer
(Askeri) uçuş yolu kayıtçısı
trajectory tolerances
(Askeri) uçuş yolu toleransları
trajectory tolerances
(Askeri) UÇUŞ YOLU TOLERANSLARI: Sistem toleransları ile birlikte mütalaa edilmeleri icap eden uçuş yolu toleransları sevk yakıtı sarfiyatı üzerinde müessirdirler ve aşağıdaki hususları ihtiva ederler: a. Bir roket motor grubu karışım oranında, imalatçı tarafından teslim edildiği zaman mevcut bulunan (azami ve asgari hadler dahilinde) değişiklik. b. Sevk yakıtı pompa giriş basıncında, her yakıta ait hızlandırma basınç farklarından ileri gelen değişiklikler. c. Gaz jeneratörleri, sıvı oksijen basınç ayarlama tertibatı gibi motor grubu tali sistemdeki sarfiyat değişiklikleri ve uçuş esnasında, uçuş yolunu seçilmiş bir hedefe göre ayarlamak için füzenin, hız ve irtifa değiştirmesi yüzünden meydana gelen karışım oranı değişiklikleri
admissible trajectory
onarır yörünge
air trajectory
hava yörüngesi
electron trajectory
elektron yörüngesi
back trajectory analysis
geri yörünge analizi
orthogonal trajectory
dikey yörünge, dikey gezinge
ballistic trajectory
(Askeri) BALİSTİK MERMİ YOLU: İtici kuvvet sona erdikten sonra ve gövde yerçekimi ve rüzgar aerodinamik direncinin etkisi altında iken çizilen mermi yolu
base of trajectory
(Askeri) NAMLU AĞZI YATAY HATTI, NAMLU AĞZI YATAYI: Bir silahın namlu ağzı merkezinden mermi yolu alçalış eğrisinde, namlu ağzı ile aynı seviyede bulunan noktaya uzatılmış düz yatay hat
flat trajectory
(Askeri) YATIK MERMİ YOLU: Dikey bükülmesi az mermi yolu
flat trajectory fire
(Askeri) YATIK MERMİ YOLLU ATIŞ: Belirli bir mesafe veya belirli bir yükseliş açısı ile yapılan ateş. Böyle bir atışta merminin uçuş yolu hemen hemen düz bir hattır. Buna "flat fire" da denir
flat trajectory weapon
(Askeri) YATIK MERMİ YOLLU SİLAH: Mermileri havada küçük bir eğri çizerek hemen hemen düz bir hat halinde atan silah. Genel olarak makinalı tüfek ve tüfek birer yatık mermi yollu silahtır
free flight trajectory
(Askeri) FÜZE SERBEST UÇUŞ YOLU (HV.): Balistik füze uçuş yolunun, çekişin kesilmesi (thrust cutoff) ile başlayıp atmosfere dönüşle sona eren kısmı. Ayrıca bakınız: "re-entry trajectory
keplerian trajectory
(Askeri) KEPLER YÖRÜNGESİ (HV.): Keplerin, gök cisimlerinin hareketi ile ilgili birinci kanununa göre gezegenlerin {ve uyduların) çizdikleri eliptik yörüngeler
mean trajectory
(Askeri) ORTA MERMİ YOLU: Orta vuruş veya orta paralanma noktasından geçen mermi yolu
origin of the trajectory
(Askeri) MERMİ YOLU BAŞLANGIÇ NOKTASI: Merminin namluyu terkettiği anda, namlu ağzının merkezi
particle trajectory model
(Denizbilim,Meteoroloji) parçacık izleme modeli
rigidity of the trajectory
(Askeri) mermi yolu değişmezliği
rigidity of the trajectory
(Askeri) MERMİ YOLU DEĞİŞMEZLİĞİ: Mermi yolunun, asıl şeklini bozmadan, küçük toprak açılarıyla yukarı aşağı eğilebileceği varsayımı
standard trajectory
(Askeri) STANDART MERMİ YOLU: Kullanılan tapa ve mermi ve sevk barutu da dahil olmak üzere, belirli hava, mevki ve malzeme şartları altında bir merminin havada takip edeceği hesaplanmış yol. Atış cetvelleri standart mermi yolu esas tutularak hazırlanır
state trajectory
durum gezingesi
stress trajectory
gerilme yörüngesi
summit of trajectory
(Askeri) MERMİ YOLU TEPE NOKTASI: Merminin silahtan hedefe seyri sırasında ulaştığı en yüksek nokta
summit of trajectory
(Askeri) mermi yolu tepe noktası
İngilizce - İngilizce
The ordered set of intermediate states assumed by a dynamical system as a result of time evolution
Metaphorically, a course of development, such as that of a war or career
The path of a body as it travels through space
the path described by a projectile moving under given forces
{n} a curve line described by a comet
path of a meteor in the Earth's atmosphere
The path through state space taken by a system It is the sequence of states or path plotted against time Two general forms affect fitness, positive-sum and negative-sum
The solution to a dynamical system in forward and backward time passing through a specified initial condition
The trajectory of something such as a person's career is the course that it follows over time. a relentlessly upward career trajectory
The trajectory is the path along with an assignment of time--the time assigned to a point along the path denotes the time instant at which the object assumes the configuration associated with that point [3, p 221] The trajectory is a function of time that specifies the configuration of the vehicle at every instant in the interval [0,T], where 0 is the initial time and T is the final time We therefore have and [4, p 358]
A set of points (either 2-dimensional (geographic position), 3-dimensional (geographic + altitude) or 4-dimensional (geographic + altitude + time)) defining the planned route of an aircraft Sometimes a trajectory also includes the maximum allowable deviations from the given points In the 4-dimensional case this is more properly called a tube
n the curve the ball takes on its path from one player to another 球运行的轨迹。
Path followed by a vehicle
The curve that a body, such as a celestial object, describes in space This applies to air parcel movement also
The height and path of the ball when hit consistently on the clubface
n the curve the ball takes on its path from one player to another 球運行的軌跡。
The path described by a projectile in flight
In general, the path traced by any body moving as a result of an externally applied force, considered in three dimensions Trajectory is sometimes used to mean flight path or orbit , but orbit usually means a closed path and trajectory , a path which is not closed
The curving path followed by a projectile from muzzle to target Guns fired their shot at higher velocities, at relatively flatter trajectories, while low-velocity mortars had high trajectories
Road followed by a particle
The trajectory of a moving object is the path that it follows as it moves. the trajectory of an artillery shell
The path a ball takes as it travels across the court after being hit
The flight path of the round from the time it leaves the tube, to the time it quits moving
The path of a projectile or other moving body through space
the path traced by a moving air parcel
a path taken by a moving body or point; graphically, a line on a phase space plot, connecting points in chronological order
A path, usually curved, of an object moving through space
The history of atomic motion over time This term is often applied to a molecular dynamics simulation
the path followed by an object moving through space
the path of the bullet as it travels to the target
{i} course, path; path of a missile
The curve which a body describes in space, as a planet or comet in its orbit, or stone thrown upward obliquely in the air
This is the actual route of the meteor through the atmosphere (cf path)
A trajectory
traject
trajectories
plural of trajectory
Türkçe - İngilizce

trajectory teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

mermi yolu trajectory
(of a missile)
trajectory

    Heceleme

    tra·jec·to·ry

    Türkçe nasıl söylenir

    trıcektıri

    Telaffuz

    /trəˈʤektərē/ /trəˈʤɛktɜriː/

    Etimoloji

    [ tr&-jek-t(&-)rE ] (noun.) 1696. New Latin trajectoria, from feminine of trajectorius of passing, from Latin traicere to cause to cross, cross, from trans-, tra- trans- + jacere to throw; more at JET.

    Videolar

    ... on an upward trajectory for life ...
    ... And the trajectory, the trend of not just this country but also ...