tokatlama

listen to the pronunciation of tokatlama
Türkçe - İngilizce
{i} buffeting
A striking with the hand
{i} pounding; shaking of part or the whole airplane during flight due to strong winds; continued strong blows of winds or waves; act of hitting with the hand
present participle of buffet
A succession of blows; continued violence, as of winds or waves; afflictions; adversity
repeated heavy blows
tokatlamak
{f} slap
tokatlamak
smack

I wanted to smack you. - Seni tokatlamak istedim.

tokatlamak
{f} sock
tokatlamak
buffet
tokatla
buffeting
tokatlamak
to slap; to cuff
tokatlamak
to slap, to smack, to cuff, to buffet; to swindle
tokatlamak
swipe
tokatlamak
box
tokatlamak
cuff
tokatlamak
swindle
tokatlamak
trick out of
tokatlamak
clp
Türkçe - Türkçe
Tokatlamak işi
tokatlamak
Tokat atmak
tokatlamak
Bir kimseyi dolandırmak, hile yoluyla parasını almak
tokatlamak
Tokat atmak: "Adamı tokatlasalar ... daha fazla bir şey yapmış sayılmazlardı."- T. Buğra
tokatlama