Tom blocked Mary's punch, then slapped her with his right hand.
- Tom Mary'nin yumruğunu bloke etti, sonra sağ eliyle ona tokat attı.
When I made my move she slapped me and told me to take a cold shower.
- Ben hamlemi yaptığımda, o bana tokat attı ve soğuk bir duş almamı söyledi.
A man who smacks his wife around is contemptible.
- Karısına tokat atan adam aşağılıktır.
She smacked him across the face.
- Onun yüzüne tokat attı.
I wanted to smack you.
- Seni tokatlamak istedim.
If you do that again, I'll sock you.
- Bunu bir daha yaparsan sana tokat atarım.
She gave him a slap in the face.
- Onun yüzüne bir tokat attı.