together, simultaneously; along with

listen to the pronunciation of together, simultaneously; along with
İngilizce - Türkçe

together, simultaneously; along with teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

at the same time
aynı zamanda

Fahrenheit, termometreyi bulan Alman bir mucittir. Aynı zamanda onun ismi bir sıcaklık birimine verilmiştir. - Fahrenheit is a German inventor who invented the thermometer. At the same time, his name is given to a unit of temperature.

Hepiniz aynı zamanda konuşmayın. - Don't all speak at the same time.

at the same time
bununla birlikte
at the same time
bununla beraber
at the same time
aynı anda

Aynı anda ikisini de yapabilir. - He can do both at the same time.

Onlar aynı anda Paris'e vardılar. - They arrived in Paris at the same time.

at the same time
yine de
İngilizce - İngilizce
at the same time
together, simultaneously; along with