to watch out teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- be careful
- dikkat etmek
Eğer zayıflamak istiyorsan ne yediğine dikkat etmek zorundasın.
-If you want to lose weight, you'll have to be careful about what you eat.
Giderlerimize dikkat etmek zorundayız.
-We have to be careful with expenses.
- watch out
- dikkat etmek
Yılın bu zamanında çığlara dikkat etmek zorundasın.
-You have to watch out for avalanches at this time of the year.
Dikkat etmek zorundasınız.
-You have to watch out.
- watch out
- dikkatli olmak
- be careful
- dikkatli olmak
Tom çok fazla su kullanmamak için dikkatli olmak istiyor. Onun kuyusu neredeyse kuru.
-Tom wants to be careful not to use too much water. His well is almost dry.
Dikkatli olmak zorundayım.
-I've got to be careful.
- watch out
- (Fiili Deyim ) dikkatli olmak , dikat etmek
- watch out
- dikkat et
Dikkat et! Orada büyük bir çukur var.
-Watch out! There's a big hole there.
Buradaki kaplanlara dikkat etmeli miyiz?
-Do we need to watch out for tigers around here?
- watch out
- dikkat
Dikkatli olun anne, onlar size doğru geliyor.
-Watch out mom, these are coming your way!
Civardaki hırsızlara dikkat edin.
-Watch out for thieves around here.
İlgili Terimler
to watch out teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- To be aware or conscious; to look closely or carefully; to use caution. Often used in the imperative
Watch out for low doorways, so you don’t hit your head.
- be careful
- If you tell someone to watch out, you are warning them to be careful, because something unpleasant might happen to them or they might get into difficulties. You have to watch out because there are land mines all over the place = look out
- be vigilant, be on the lookout, be on one's guard, be careful; "Watch out for pickpockets!"