to use powder on the hair or skin; as, she paints and powders

listen to the pronunciation of to use powder on the hair or skin; as, she paints and powders
İngilizce - Türkçe

to use powder on the hair or skin; as, she paints and powders teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

powder
toz

Alüminyum, magnezyum, silisyum vb. tozları patlayıcıdır. - Powders of aluminium, magnesium, silicon, etc. explode.

Bu keki yapmak için kabartma tozu ve tuzsuz tereyağına ihtiyacın var. - In order to make this cake you need baking powder and unsalted butter.

powder
{f} toz haline getir
powder
toz halinde şey
powder
{f} toz haline getirmek
powder
{i} barut

Orta Doğu hâlâ barut fıçısı olarak kabul ediliyor. - The Middle East is still considered a powder keg.

Hiçbir insan onları bilemez, hiçbir avcı barut ve kurşunla onları vuramaz. - Düşünceler özgürdür! - No man can know them, no hunter can shoot them, with powder and lead - Thoughts are free!

powder
{f} pudralamak
powder
powder horn barutluk barut mahfazası
powder
powdered milk süt tozu
powder
(Askeri) BARUT: Bak. "propellant"
powder
toz,v.toz haline getir: n.pudra
powder
dövüp toz haline getirmek
powder
toz haline gelmek
powder
powdered sugar pudraşekeri
powder
{f} toz serpmek
powder
eski hızla koşturmak
powder
{i} pudra

Pudra suda çözümlenir. - Powder is soluble in water.

Pudra şekerini sevmiyorum. - I don't like powdered sugar.

İngilizce - İngilizce
powder
to use powder on the hair or skin; as, she paints and powders