to understand; look or listen; pay attention

listen to the pronunciation of to understand; look or listen; pay attention
İngilizce - Türkçe

to understand; look or listen; pay attention teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

dig
kazmak

Daha derine kazmak zorundasın. - You have to dig deeper.

Bir aydır bir damla yağmur düşmedi. Bu yüzden bir kuyu kazmak zorunda kaldılar. - Not a drop of rain fell for a month, so they had to dig a well.

dig
{i} kazma

Tom kazmaya devam etti. - Tom continued digging.

Bir aydır bir damla yağmur düşmedi. Bu yüzden bir kuyu kazmak zorunda kaldılar. - Not a drop of rain fell for a month, so they had to dig a well.

dig
{i} taş

Savaş tutuklusu kendini büyük bir onurla taşıdı. - The prisoner of war bore himself with great dignity.

dig
{i} kazı

Yerden kir kazıyabilirsin. - You can dig dirt from the ground.

Onlar çukur kazıyorlar. - They're digging a hole.

dig
beğenmek
dig
idrak etmek
dig
(Jeoloji) sıyırmak
dig
{f} (dug, --ging)
dig
dürtme
dig
anlamak
dig
kazı yeri
dig
iğneli laf
dig
kazı yapm

Kazı yapmak zor iştir. - Digging is hard work.

dig
{f} deşmek
dig
toprağı bellemek
dig
{f} dürtmek
dig
(isim) kazı, kazma, dürtme; iğneleme; taş; lojman, yurt
dig
{f} kazı yapmak

Kazı yapmak zor iştir. - Digging is hard work.

dig
{f} mahmuzlamak
İngilizce - İngilizce
dig
to understand; look or listen; pay attention