to try out (a new player) in a sports team

listen to the pronunciation of to try out (a new player) in a sports team
İngilizce - Türkçe

to try out (a new player) in a sports team teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

trial
duruşma

Yakalandı ve duruşma için tutuldu. - He was captured and held for trial.

O adam gelecek hafta duruşmaya gidiyor. - That man is going on trial next week.

trial
yargılama

Bu bir yargılama değil bir duruşmadır. - This is a hearing, not a trial.

Dün gece ipek ve ince kumaş hakkında ya da eşitlik ve adil yargılama hakkında bir rüya gördüm. - I dreamt a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.

trial
{i} deneme

Deneme beş gün sürdü. - The trial lasted five days.

Deneme yanılma yoluyla doğru cevabı buldu. - Through trial and error, he found the right answer by chance.

trial
{i} test

Tom'un testi ne zamandı? - When was Tom's trial?

trial
{i} dert
trial
imtihan kabilinden olan felaket veya keder
trial
(Ticaret) mahkemede duruşma
trial
{i} sınav
trial
başbelası
trial
{i} sınama
trial
{i} çile
trial
(Tıp) Deneme, tecrübe
trial
{i} örnek
trial
trial and error çeşitli yolları deneme
trial
denenme
trial
(isim) dava, deneme, prova, test, duruşma, yargılama, sınav, sınama, çile, dert, girişim, örnek
trial
duruşma, yargılama, muhakeme
trial
(sıfat) mahkeme, deneme, duruşma
İngilizce - İngilizce
trial

The team trialled a new young goalkeeper in Saturday's match, with mixed results.