to try out (a new player) in a sports team

listen to the pronunciation of to try out (a new player) in a sports team
İngilizce - Türkçe

to try out (a new player) in a sports team teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

trial
duruşma

Tanık duruşmada konuştuğu sırada gergin görünmüyordu. - The witness did not seem nervous when he spoke at the trial.

Yakalandı ve duruşma için tutuldu. - He was captured and held for trial.

trial
yargılama

Tom yargılamaya gelmeyecek. - Tom won't show up for trial.

Polis onu yargılamadı. - The police didn't put him on trial.

trial
{i} deneme

Deneme yanılma yoluyla doğru cevabı buldu. - Through trial and error, he found the right answer by chance.

Deneme yanılma, ilerleme adına çok ehemmiyetlidir. - Trial and error is essential to progress.

trial
{i} test

Tom'un testi ne zamandı? - When was Tom's trial?

trial
{i} dert
trial
imtihan kabilinden olan felaket veya keder
trial
(Ticaret) mahkemede duruşma
trial
{i} sınav
trial
başbelası
trial
{i} sınama
trial
{i} çile
trial
(Tıp) Deneme, tecrübe
trial
{i} örnek
trial
trial and error çeşitli yolları deneme
trial
denenme
trial
(isim) dava, deneme, prova, test, duruşma, yargılama, sınav, sınama, çile, dert, girişim, örnek
trial
duruşma, yargılama, muhakeme
trial
(sıfat) mahkeme, deneme, duruşma
İngilizce - İngilizce
trial

The team trialled a new young goalkeeper in Saturday's match, with mixed results.

to try out (a new player) in a sports team