to take a voyage; especially, to sail or pass by water

listen to the pronunciation of to take a voyage; especially, to sail or pass by water
İngilizce - Türkçe

to take a voyage; especially, to sail or pass by water teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

voyage
{i} sefer

Titanik ilk seferinde battı. O büyük bir gemiydi. - The Titanic sank on her maiden voyage. She was a large ship.

voyage
yolculuk

Yolculuk 14 ay sürdü. - The voyage lasted 14 months.

Sana hoş bir yolculuk diliyorum. - I wish you a pleasant voyage.

voyage
{i} deniz yolculuğu
voyage
{i} seyahat

O, Amerika'ya seyahate gitti. - He went on a voyage to America.

voyage
{f} deniz yolculuğu yap
voyage
{f} seyahat etmek
voyage
seyahat et
voyage
deniz seyahati
voyage
uzun gemi yolculuğu yapmak
voyage
gezi
voyage
on the voyage out gemiyle dışarı gidişte
voyage
{f} yolculuk etmek
voyage
on the voyage home memlekete dönüşte
İngilizce - İngilizce
voyage
to take a voyage; especially, to sail or pass by water