to suffer patiently

listen to the pronunciation of to suffer patiently
İngilizce - Türkçe
bağırına taş basmak
endure
{f} dayanmak
endure
katlanmak

Sevilmek, tüketilmektir. Sevmek tükenmez yağ ile ışık vermektir. Sevilmek, varlığı durdurmak, sevmek katlanmaktır. - To be loved is to be consumed. To love is to give light with inexhaustible oil. To be loved is to stop existing, to love is to endure.

Çaresi yoksa katlanmak gerekir. - What can't be cured must be endured.

endure
tahammül etmek
endure
{f} sürmek
endure
{f} sabretmek
endure
kaldırmak
endure
acıya katlanmak
endure
sebat etmek
endure
dayan

Tom gözlerini sık biçimde kapattı ve acıya dayandı. - Tom closed his eyes tightly and endured the pain.

Göçmenler fiziksel ve ruhsal acıya dayandılar. - The emigrants have endured physical and mental pain.

endure
uzun süre etkisini ve gücünü korumak
endure
uzun süre dayanmak
endure
çekmek
endure
{f} dişini sıkmak
endure
kal/katlan
endure
{f} var olmak
endure
{f} devam etmek
endure
{f} durmak
İngilizce - İngilizce
endure
to suffer patiently

    Heceleme

    to suf·fer pa·tient·ly

    Türkçe nasıl söylenir

    tı sʌfır peyşıntli

    Telaffuz

    /tə ˈsəfər ˈpāsʜəntlē/ /tə ˈsʌfɜr ˈpeɪʃəntliː/