Ben azami sürat yapıyorum.
- I'm doing the speed limit.
Son sürat gitmek istiyorum.
- I want to go full speed.
İşte bir hız arabası geliyor, geçelim!
- Here comes a speeding car, let's cross!
Bir araba son hızla geçti.
- A car passed by at top speed.
Tom süreci hızlandırmak için elinden geleni yaptı.
- Tom did his best to speed up the process.
Aristotle must find out the motion of Euripus; Pliny must needs see Vesuvius; but how sped they? One loseth goods, another his life.