Ben çocuğu yatıştırmaya çalıştım.
- I tried to soothe the child.
Klasik müzik beni yatıştırıyor.
- Classical music soothes me.
Bir sakinleştirici ister misiniz?
- Would you like a tranquilizer?
Sanırım çantamda biraz sakinleştirici var.
- I guess I have some tranquilizers in my bag.