to six

listen to the pronunciation of to six
İngilizce - Türkçe
altı
size
büyüklük

Kitapları büyüklüklerine göre düzenledik. - We arranged the books according to size.

Asya yaklaşık olarak Avrupa'nın dört katı büyüklüktedir. - Asia is roughly four times the size of Europe.

size
Boyut

Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır. - A person's heart is approximately the same size as their fist.

Senin kitabın benimkinin boyutunun iki katı kadar. - Your book is double the size of mine.

size
ebat

Onlar değişik ebatlarda üretilmektedir. - They are manufactured in various sizes.

Tom, doğru ebatta alyan anahtarı olmadığı için karyolanın montajını yapamadı. - Tom couldn't assemble the bed because he didn't have the right sized Allen key.

size
büyüklük, boyut boyut
size
{f} büyüklüğüne göre ayırmak
size
{i} önemli miktar
size
{f} sertleştirmek (şapka)
sis
kız kardeş

O, bana kız kardeşini tanıttı. - He introduced his sister to me.

Kız kardeşim şekerleri sever. - My sister likes sweets.

sis
abla

Ben kahvaltı için yumurta severim, ama ablam yulaf lapası tercih eder. - I like eggs for breakfast, but my sister prefers oatmeal.

Mary Tom'un ablasıdır. - Mary is Tom's older sister.

six
altı

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi. - Ten, eleven, twelve, thirteen, fourteen, fifteen, sixteen, seventeen, eighteen, nineteen, twenty.

Buraya dün akşam altıda geldik. - We arrived here at six yesterday evening.

size
ahar
sis
{i} kızkardeş

O gerçekten Tom'un kızkardeşi mi? - Is that really Tom's sister?

Kızkardeşini görmek istiyorum. - I want to see your sister.

sis
i., k.dili. kızkardeş
six
altı kat

Ofisim, o gri altı katlı binanın dördüncü katında. - My office is on the fourth floor of that gray six-story building.

Karşıda altı katlı bir bina var. - Opposite there is a six-story building.

six
{i} altılı

Tom kapıyı açtığında, o, Mary'nin orada altılı bir paket ve bir pizza ile orada durduğunu gördü. - When Tom opened the door, he saw Mary standing there with a six-pack and a pizza.

Tom altılık bira paketi taşıyarak içeri girdi. - Tom came in carrying a six pack of beer.

six
at sixes and sevens tam bir düzensizli
six
(isim) altılı
six
sixfooteraltı ayak boyunda kimse
six
ya öbürü
six
sixfold s
six
{i} altı, altı rakamı (6, VI)
six
altı rakamı veya sayısı tavlada şeş
six
altı misli
six
uzun boylu kimse
six
şeş
size
(İnşaat) ölçü, hacim
size
cesamet
size
istenilen ebatta kesip biçmek
size
{i} (ayakkabı için) numara; (elbise için) beden; (şişe/kutu için)boy: What size shoe do you want? Kaç numara ayakkabı
size
size upkdili
size
(fiil) büyüklüğüne göre ayırmak, çirişlemek, tutkallamak, sertleştirmek (şapka)
İngilizce - İngilizce
A touchdown
Rear, behind

cover my six.

The digit or figure 6
A numerical value equal to 6; the number occurring after five and before seven
An event whereby a batsman hits a ball which does not bounce before passing over a boundary in the air, resulting in an award of 6 runs for the batting team. If the ball bounces before passing over the boundary, a four is awarded instead
Describing a set or group with six components
{a} one more than five, half a dozen
sis
size
The cardinal number occurring after five and before seven. Ordinal: sixth
One more than five; twice three; as, six yards
A symbol representing six units, as 6, vi
Lanenglish | adronato
Six thrice or three dice Everything or nothing “Caesar aut nullus ” The Greeks and Romans used to play with three dice The highest throw was three sixes, and the lowest three aces The aces were left blank, and three aces were called “three dice ” (See Caesar )
Look Out! (be on the lookout for police, danger, etc )
{s} being 6 in number
a glorious career spanning more than six decades. six strings Six Dynasties Six Les The Six Six Day War
Rear, behind ("cover my six")
the cardinal number that is the sum of five and one denoting a quantity consisting of six items or units
{i} number 6
Six is the number
or VI
the cardinal number that is the sum of five and one
denoting a quantity consisting of six items or units
A score of 6 runs
The number greater by a unit than five; the sum of three and three; six units or objects
The number of numbers, used to exaggerate something When drunk: Why do you keep giving me six bottles of beer at a time? I never knew you had six left hands!
sex
gev
to six

    Türkçe nasıl söylenir

    tı sîks

    Telaffuz

    /tə ˈsəks/ /tə ˈsɪks/

    Videolar

    ... a six-mile wide object, likely an asteroid, ...
    ... And I started teaching my patients what I call the six ...