Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to sit up late festive purposes; to hold a night revel

listen to the pronunciation of to sit up late festive purposes; to hold a night revel
İngilizce - Türkçe

to sit up late festive purposes; to hold a night revel teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

wake
{f} uyanmak

Senin uyanmak için en sevdiğin müzik türü hangisi? - What's your favorite kind of music to wake up to?

Yarın sabah erken uyanmak istiyorum. - I want to wake up early tomorrow morning.

wake
{f} ölünün başında beklemek
wake
(İnşaat) arkası
wake
(Bilgisayar) uyanma

Annesi onu uyandırıncaya kadar Jim uyanmadı. - Jim didn't wake up until his mother woke him.

Yarın sabah erken uyanmak zorundasın. - You have to wake up early tomorrow morning.

wake
kaldırmak
wake
uyanık

Koyu bir fincan kahve uyanık kalmama yardım eder. - A strong cup of coffee helps me wake up.

wake
canlandırmak
wake
uyandırmak

Seni uyandırmak istemedim. - I didn't want to wake you.

Seni uyandırmak istemedim. - I didn't mean to wake you.

wake
geminin suda bıraktığı iz
wake
harekete geçirmek
wake
sabahlama/iz
wake
{i} rüzgâr çıkması
wake
{f} anlamasını sağlamak
wake
(fiil) uyanmak, canlanmak, körüklemek, sabahlamak, ölünün başında beklemek, uyandırmak, canlandırmak, anlamasını sağlamak, gözünü açmak
wake
{i} dümen rüzgârı
wake
{i} sabahlama
wake
(isim) sabahlama, ölüyü bekleme, yıllık tatil, dümen suyu, gemi izi, dümen rüzgârı, rüzgâr çıkması
İngilizce - İngilizce
wake
to sit up late festive purposes; to hold a night revel