to set up as an assertion or consequence from premises, or the like

listen to the pronunciation of to set up as an assertion or consequence from premises, or the like
İngilizce - Türkçe

to set up as an assertion or consequence from premises, or the like teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

erect
{f} dikmek
erect
{f} kurmak
erect
dikilmiş

Anıt seçkin filozof onuruna dikilmiştir. - The monument was erected in honor of the eminent philosopher.

erect
oluşturmak
erect
(Tıp) erekt

Tom erektil disfonksiyondan muzdarip. - Tom suffers from erectile dysfunction.

erect
(penis/göğüs uçları) dik
erect
inşa etmek

Kum torbaları sele karşı korumak için geçici bir duvar inşa etmek için kullanılabilir. - Sandbags can be used to erect a temporary wall to protect against floods.

erect
kaldır,v.dikleş: adj.dik
erect
{s} dimdik
erect
dikmek ikame etmek
erect
erectness dik duruş
erect
bir

Sezar, Kleopatra'nın altından bir heykelini dikti. - Caesar erected a golden statue of Cleopatra.

Sabah ereksiyonu olmayan birine ödünç para verme. - Don't lend money to someone who can't have a morning erection.

erect
(Tıp) Yükseltmek, kaldırmak, dikleştirmek, dik hale getirmek
erect
yapak
erect
{s} ereksiyon halinde
erect
(Mukavele) inşa etmek; dikmek; dik
erect
{f} kurmak; yapmak; inşa etmek
erect
(Tekstil) yapmak, kurmak
erect
eğilmeyerek
İngilizce - İngilizce
erect
to set up as an assertion or consequence from premises, or the like