to set the limits of

listen to the pronunciation of to set the limits of
İngilizce - Türkçe

to set the limits of teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

determine
{f} 1. belirlemek, tayin etmek; tespit etmek, saptamak: We have not yet determined the price of that book. O kitabın fiyatını henüz saptamadık
determine
yön vermek
determine
karara bağlamak
determine
amaçlamak
determine
saptamada bulunmak
determine
ortaya çıkarmak
determine
belirlemek

Bilimsel çalışmalar yoluyla bu kayaların yaşını belirlemek olanaklıdır. - It is possible to determine the age of these rocks through scientific studies.

Bu tablonun değerini belirlemek isterim. - I'd like to determine the value of this painting.

determine
karar verdirtmek
determine
belirle

Seyahat için tarihi belirlediler. - They determined the date for the trip.

Avukat eylemin rotasını belirledi. - The lawyer determined his course of action.

determine
{f} saptamak
determine
{f} kararlaştırmak
determine
kesmek
determine
karar ver

Bir kralın kızı olarak düşünülen ve büyük lüks içinde yetiştirilen Eleanor kocasıyla bu tersliği paylaşmaya karar verdi. - Eleanor though the daughter of a king and brought up in the greatest luxury determined to share misfortune with her husband.

Yatmadan önce bu bulmacayı çözmeye karar verdim. - I'm determined to solve this puzzle before I go to bed.

determine
belirlemek, tayin etmek; tespit etmek, saptamak: We have not yet determined the price of that book. O kitabın fiyatını henüz saptamadık
determine
{f} karara bağlanmak
determine
sapta/kararlaştır
determine
{f} neden olmak
İngilizce - İngilizce
determine
to set the limits of

    Heceleme

    to SET the limits of

    Türkçe nasıl söylenir

    tı set dhi lîmıts ıv

    Telaffuz

    /tə ˈset ᴛʜē ˈləməts əv/ /tə ˈsɛt ðiː ˈlɪməts əv/