Ben bütün gün bilgisayar ekranı önünde otururum, bu yüzden elektro-manyetik dalgalar tarafından oldukça şiddetli şekilde bombardıman edilirim.
- I sit in front of a computer screen all day, so I get pretty heavily bombarded by electro-magnetic waves.
Tom ekranda ne oynarsa oynasın, muhteşem görünüyor.
- No matter what he plays on the screen, Tom looks great.
Bir papaz bir paravanın üstüne bir rahibin resmini ustaca çizdi.
- A priest skillfully drew a picture of a priest on a folding screen.
Ben bütün gün bilgisayar ekranı önünde otururum, bu yüzden elektro-manyetik dalgalar tarafından oldukça şiddetli şekilde bombardıman edilirim.
- I sit in front of a computer screen all day, so I get pretty heavily bombarded by electro-magnetic waves.
Bu oyunun amacı ekrandaki bütün bombaları patlatmaktır.
- The aim of this game is to explode all the bombs on the screen.
Tom ekranda ne oynarsa oynasın, muhteşem görünüyor.
- No matter what he plays on the screen, Tom looks great.
Onun sağlık taraması olumsuz sonuçlar göstermedi.
- Her health screening showed no negative results.
Bugün iyi bir film gösterimi var.
- There's a good movie screening today.
Aramalarımı taramaya başladım.
- I've started screening my calls.
Onun sağlık taraması olumsuz sonuçlar göstermedi.
- Her health screening showed no negative results.
Mary screened the beans to remove the clumps of gravel.
We need to screen this porch. These bugs are driving me crazy.
The news report was screened because it accused the politician of wrongdoing.
The news report will be screened at 11:00 tonight.
... simply as a different kind of paper which is on the screen, ...
... me on screen. ...