Benim anavatanımla bağlarımı yenilemek arzusu hissediyorum.
- I feel the desire to renew my ties with my native country.
Bu yıl pasaportunu yenilemek zorunda olduğundan emin misin?
- Are you sure you have to renew your passport this year?
Tom birinci sınıfı tekrarlamak zorunda kaldı.
- Tom had to repeat first grade.
Onun benim arkadaşım olmadığını kaç defa tekrarlamak zorundayım.
- How many times do I have to repeat that she isn't my friend?
Bu sınavda başarısız olursan, kursu tekrar etmek zorunda kalacaksın.
- If you flunk this exam, you'll have to repeat the course.
Kendini tekrar etmekten vazgeç.
- Stop repeating yourself.
Lincoln sözlerini tekrarladı.
- Lincoln repeated the words.
Tekrarlanan suçları onu mahkemeye getirdi.
- His repeated delinquencies brought him to court.
Tarih kendini tekerrür edebilir.
- History may be repeating itself.
Tarih tekerrür etmez ama kafiye yapar.
- History does not repeat itself, but it does rhyme.
Bir bütün olarak tanımadan bir hatayı tekrarlamak hepsinin içinde en büyük hatadır.
- Repeating a mistake without recognizing it as one, is the biggest mistake of all.
Tom büyük olasılıkla bu hatayı tekrarlamaz.
- Tom won't likely repeat that mistake.
Trajedi tekrarlanmaması için hatırlanmalı.
- The tragedy must be remembered so that it is not repeated.
Bir yalanın tekrarlanması onu doğru yapmaz.
- Repeating a lie does not make it true.
Birbirlerine bakan iki ayna, sonsuza kadar yinelenen bir görüntü yarattı.
- The two mirrors facing each other created a repeating image that went on to infinity.
Ehliyetimi geçen ay yenilettim.
- I had my driver's license renewed last month.
Tom onların onun vizesini yenileyeceklerinden emin değildi.
- Tom wasn't sure they would renew his visa.
Soruyu yinelememi ister misiniz?
- Would you like me to repeat the question?
Birbirlerine bakan iki ayna, sonsuza kadar yinelenen bir görüntü yarattı.
- The two mirrors facing each other created a repeating image that went on to infinity.
Soruyu yinelememi ister misiniz?
- Would you like me to repeat the question?
Soruyu yinelememi ister misin?
- Do you want me to repeat the question?
The birds their notes renew, and bleating herds / Attest their joy, that hill and valley rings.
We gave up after the third repeat because it got boring.
The scientists repeat the experiment in order to confirm the result.
... You can repeat this one word mantra on the exhale while ...
... You're going to get a repeat of the last four years. We just can't afford four more ...