to rehearse, tell, say, do or try again

listen to the pronunciation of to rehearse, tell, say, do or try again
İngilizce - Türkçe

to rehearse, tell, say, do or try again teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

repeat
yinelemek
repeat
{f} tekrarlamak

Tom birinci sınıfı tekrarlamak zorunda kaldı. - Tom had to repeat first grade.

Onun benim arkadaşım olmadığını kaç defa tekrarlamak zorundayım. - How many times do I have to repeat that she isn't my friend?

repeat
{i} tekrar

Hayır, İngiliz tekrarladı. - No, repeated the Englishman.

Bu sınavda başarısız olursan, kursu tekrar etmek zorunda kalacaksın. - If you flunk this exam, you'll have to repeat the course.

repeat
{f} aralıksız ateş etmek (tüfek)
repeat
{i} tekrarlama

Çılgınlık, sonuçların farklı olacağını umarak, aynı deneyimi tekrarlamaktır. - Madness is repeating the same experience, expecting the results to be different.

Bir bütün olarak tanımadan bir hatayı tekrarlamak hepsinin içinde en büyük hatadır. - Repeating a mistake without recognizing it as one, is the biggest mistake of all.

repeat
(Askeri) TEKRAR ! : Aynı sayıda atımın aynı atış usulüyle tekrar atılması emri veya isteği
repeat
tekrarlanma

Bir yalanın tekrarlanması onu doğru yapmaz. - Repeating a lie does not make it true.

Trajedi tekrarlanmaması için hatırlanmalı. - The tragedy must be remembered so that it is not repeated.

repeat
yinelenme
repeat
{f} ezberden okumak
repeat
tekrarlanmak
repeat
yeniden yayınlanan bağdarlama
repeat
yinele

Birbirlerine bakan iki ayna, sonsuza kadar yinelenen bir görüntü yarattı. - The two mirrors facing each other created a repeating image that went on to infinity.

Soruyu yinelememi ister misiniz? - Would you like me to repeat the question?

repeat
kaytalamak
repeat
tekrar söylemek
repeat
yineleme tekrarla
repeat
tekrar yapmak
repeat
{f} ağzına gelmek
repeat
oktant nevinden ta
repeat
bir daha söylemek
İngilizce - İngilizce
{v} repeat