İngilizce - Türkçe
to rain heavily teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- bucket
- kova
Tom kovayı soğuk su ile doldurdu.
-Tom filled the bucket with cold water.
Tom kovayı ağzına kadar doldurdu.
-Tom filled the bucket to the top.
- bucket
- (Askeri) mastalya
- bucket
- (Spor) çember
- bucket
- bakraç
- bucket
- (down ile) şakır şakır yağmur yağmak
- bucket
- bucket seat çanak biçiminde koltuk
- bucket
- {f} bardaktan boşanırcasına yağmak
- bucket
- {f} kovayla taşımak
- bucket
- {f} dörtnala koşturmak
- bucket
- (İnşaat) kova, kepçe
- bucket
- bucket çok yağ/in
- bucket
- {i} tulumba pistonu
- bucket
- bucket shop borsa hisseleri üzerinden vurgun yapan
- bucket
- meyhane gibikick the bucket nalları dikmek
- bucket
- ölmek bucketfulbir kova dolusu
- bucket
- kova,v.kova ile çek: n.kova
- bucket
- biriktirme yeri
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
to rain heavily teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- bucket
- whip down
- chuck it down
It's really chucking it down, I'm glad I brought my umbrella.
- lash down
- piss down
I'm not going to the shops now. It's pissing down.
- pour down
A torrential rain poured down from the floodgates of the angry heavens upon the bared heads of the assembled multitude which numbered at the lowest computation five hundred thousand persons.
- pelt down
- bucket down
- rain pitchforks
What there is no question of is, said Linette, that my poor frock will be spoiled. It is going to rain pitchforks. There will be water enough to drown you before we reach the house, and your mites of shoes will be lost; but come along. — Eliza Lee Follen, Piccolissima, 1857.
to rain heavily
Heceleme
to rain hea·vi·lyTürkçe nasıl söylenir
tı reyn hevıliTelaffuz
/tə ˈrān ˈhevəlē/ /tə ˈreɪn ˈhɛvəliː/
Resimler
Favoriler