Tom'un soyadını telaffuz etmek zor.
- Tom's last name is hard to pronounce.
Bu sözcüğü telaffuz etmek zordur.
- This word is difficult to pronounce.
Bu sözcüğü telaffuz etmek zordur.
- This word is difficult to pronounce.
Tom'un soyadını telaffuz etmek zor.
- Tom's last name is hard to pronounce.
Dün gece Bay A bugünkü toplantıya katılamayacağını söylemek için beni aradı.
- Last night, Mr. A called me up to say he couldn't attend today's meeting.
Böyle bir şey söylemek için aptal olmalı.
- She must be stupid to say such a thing.
Birçok kelimeler hecelerine göre telaffuz edilirler fakat bazıları değil.
- Many words are pronounced according to the spelling, but some are not.
Tom ismimi doğru dürüst nasıl telaffuz edeceğini bilmiyor.
- Tom doesn't know how to pronounce my name properly.
Tom kelimeleri dikkatlice telaffuz etti.
- Tom carefully pronounced the words.
Bu sözcüğü telaffuz etmek zordur.
- This word is difficult to pronounce.
Tom'un soyadını telaffuz etmek kolay değildir.
- Tom's last name isn't easy to pronounce.
Kelimeyi telaffuz etmek benim için zordur.
- It is difficult for me to pronounce the word.
Ona söyleyecek hiçbir şeyim yok.
- I've got nothing to say to him.
Lütfen onu İngilizce olarak söyle.
- Please say it in English.
Ne yazık ki, Tom bununla ilgili son sözü söyleyen kişi değil.
- Unfortunately, Tom isn't the one who has the final say on this.
Son sözümü söylemedim!
- I didn't say my last word!
Ben onun hakkında size bildirmek istedim ama Tom bir şey söylemememi söyledi.
- I wanted to let you know about that, but Tom told me not to say anything.
Onu söyledim, ama onu demek istemedim.
- I did say that, but I didn't mean it.
Ne alışveriş etmek ne de anneme hoşça kal demek için zamanım vardı.
- I had neither the time to go shopping, nor to say goodbye to my mother.
Hiçbir şey söylemezsen, bunu tekrarlamak için çağrılmayacaksın.
- If you don't say anything, you won't be called on to repeat it.
Actors must be able to pronounce perfectly or deliberately disabled.
They spell it Vinci and pronounce it Vinchy. Foreigners always spell better than they pronounce.
The doctor pronounced them legally dead.
The judge pronounced often before, but never so widely press-attended.
I hereby pronounce you man and wife.