Dikiş dikmekte çok iyisin.
- You are very good at sewing.
Bu yalnız hasta dikiş dikmekten zevk alır.
- This lonely patient takes pleasure from sewing.
Bunu dikmek birkaç saatimi aldı.
- It took me several hours to sew it.
Odada dikiş dikmek için yeterli ışık yok.
- There's not enough light in this room for sewing.
Kendime bir elbise yapabileyim diye dikiş dikmeyi öğreniyorum.
- I'm learning to sew so that I can make myself a dress.
Annem dikiş işleriyle meşguldü.
- Mom was busy with her sewing.