to oppose or obstruct in duty; to cause to stumble; to cause to sin or to fall

listen to the pronunciation of to oppose or obstruct in duty; to cause to stumble; to cause to sin or to fall
İngilizce - Türkçe

to oppose or obstruct in duty; to cause to stumble; to cause to sin or to fall teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

offend
gücendirmek

Tom'un niyeti Mary'yi gücendirmek değildi. - Tom didn't mean to offend Mary.

Onları gücendirmek istemedim. - I didn't mean to offend them.

offend
{f} suç işlemek
offend
{f} kırmak

Üzgünüm, seni kırmak istemedim. - I'm sorry, I didn't mean to offend you.

offend
{f} incitmek

Tom'u incitmek için herhangi bir nedenim yoktu. - I never had any reason to offend Tom.

Seni incitmek istemedim. - I didn't mean to offend you.

offend
kızdırmak
offend
hoş gelmemek
offend
{f} against -e aykırı davranmak/olmak
offend
ağırına gitmek
offend
rahatsız etmek

Kimseyi rahatsız etmek istemedim. - I didn't mean to offend anyone.

Tom'un kimseyi rahatsız etmek istemeyeceğinden eminim. - I'm sure Tom wouldn't want to offend anyone.

offend
incit

Seni incittiysem özür dilerim. - I apologize if I offended you.

Seni incitecek bir şey mi yaptım? - Did I do something to offend you?

offend
offender suçlu
offend
{f} -e itici gelmek
offend
{f} saldırmak
offend
darıltmak
offend
incit/suç işle
offend
(Askeri) SUÇ İŞLEMEK, KABAHAT YAPMAK: Kanunlara ve konulmuş esaslara aykırı hareket etmek
offend
offended küskün
offend
{f} kırılmak
İngilizce - İngilizce
offend
to oppose or obstruct in duty; to cause to stumble; to cause to sin or to fall