Öğleden sonra hava nemli ve sisli oldu.
- In the afternoon the weather became wet and foggy.
Hava sisli olduğunda Tom araba sürmekten nefret eder.
- Tom hates driving when it's foggy.
Onun tezi bir anlam ifade etmiyor. Öncelikle onun teması belirsiz.
- His thesis doesn't make sense. To begin with, its theme is obscure.
Bu cümlenin anlamı belirsiz.
- The meaning of this sentence is obscure.
Anlam benim için hâlâ anlaşılmaz.
- The meaning is still obscure to me.
İki bilim adamı bilinmeyen bir Tibet ifadesinin anlamı üzerinde tartıştı.
- The two scholars wrangled over the meaning of an obscure Tibetan phrase.
Bu cümlenin anlamı belirsiz.
- The meaning of this sentence is obscure.
Bu cümlenin ne anlama geldiği çok belirsiz.
- It's quite obscure what this sentence means.
The moon blotted out the sun and all was dark.
... watching obscure European track and field ...