İsa, Galilee Denizi boyunca geçerken, Simon ve kardeşi Andrew'in göle bir ağ attıklarını gördü.
- As Jesus passed along the Sea of Galilee, he saw Simon and his brother Andrew casting a net into the lake.
Hackerlar, özel ya da kamuya açık ağlara gizlice girmek için yeni yollar arıyorlar.
- Hackers find new ways of infiltrating private or public networks.
Kelebekleri bir fileyle yakaladım.
- I captured butterflies with a net.
Şebeke gösterinizi başka bir zaman aralığına taşıyor.
- The network is moving your show to another time slot.
Hackerlar, özel ya da kamuya açık ağlara gizlice girmek için yeni yollar arıyorlar.
- Hackers find new ways of infiltrating private or public networks.
The Web is just part of the Net.
Petri net.
The company nets $30 on every sale.
Her brest all naked, as net iuory, / Without adorne of gold or siluer bright .
net profit ; net weight.
Every party is netting their position with a counter-party.
The striker headed the ball into the net to make it 1-0.
You should make your attitude clear.
- Tavrını net olarak belirlemelisin.
Tom made it quite clear who we weren't supposed to talk to.
- Tom kimle konuşmamamız gerektiğini oldukça netleştirdi.
The birthday pictures are very sharp.
- Doğum günü fotoğrafları çok net.
I can't get a straight answer from Tom.
- Tom'dan net bir cevap alamıyorum.
I just want a straight answer. Nothing more.
- Sadece net bir cevap istiyorum. Daha fazla bir şey değil.
I just want a straight answer. Nothing more.
- Sadece net bir cevap istiyorum. Daha fazla bir şey değil.
... Our most important social safety net, ...
... point about how we learn to be safer on the net, do you ...