Tarihi, coğrafyaya tercih ederim.
- I prefer history to geography.
O bize tarih öğretiyor.
- He teaches us history.
Tarih geçmişle ilgilenir.
- History deals with the past.
Firmamızın uzun, uzun bir geçmişi var.
- Our company has a long, long history.
Uzun bir tarihçesi olan dilleri öğrenmeyi tercih ederim.
- I prefer learning languages that has a long history.
MSN' deki sohbetlerimizin tarihi kayıtları neredeler?
- Where are the history records of our chats on MSN?
MSN sohbetlerimizin tarihi kayıtları neredeler?
- Where are the history records of our MSN chats?
Bu gerçek bir hikaye.
- It is a true history.
Bana geçmiş tıbbi hikayeni anlatır mısın?
- Can you tell me your past medical history?