to mix (something) with some other substance; to commingle, combine, blend

listen to the pronunciation of to mix (something) with some other substance; to commingle, combine, blend
İngilizce - Türkçe

to mix (something) with some other substance; to commingle, combine, blend teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

meddle
karışmak

Ben karışmak istemedim. - I didn't mean to meddle.

meddle
{f} burnunu sokmak
meddle
meddlerherkesin işine karışan kimse
meddle
karış

Onun işlerine karışmayın. - Don't meddle in his affairs.

Onun bizim ailenin sorunlarına karışma hakkı yoktur. - He has no right to meddle in our family's problems.

meddle
müdahale, burnunu sokmak
meddle
her şeye burnunu sokan kimse
meddle
meddlesomeişe karışan
meddle
başkasının işine burnunu sokmak
meddle
meddle somenessbaşkalarının işine burnunu sokma eğilimi
meddle
vazifesi olmadığı yerde araya girmek
meddle
karışmak (birisinin işine)
İngilizce - İngilizce
meddle

he cut a locke of all their heare, / Which medling with their bloud and earth, he threw / Into the graue .

to mix (something) with some other substance; to commingle, combine, blend