to make use of

listen to the pronunciation of to make use of
İngilizce - Türkçe
Kullanım için
faydalanmak
take advantage of
faydalanmak
take advantage of
yararlanmak

Teklifinden yararlanmak istiyorum. - I wish to take advantage of your offer.

Bu fırsattan yararlanmak istiyorum. - I'd like to take advantage of this opportunity.

make use of
yararlanmak
exploiter
kullanan kimse
exploiter
sömüren
exploiter
işleten kimse
make use of
istifade etmek
make use of
nimetlerinden faydalanmak
exploiter
kullanan
exploiter
işleten
make use of
kullan

Çelimsiz yaşlı adam inatla bir tekerlekli sandalyeyi kullanmayı reddetti. - The frail old man stubbornly refused to make use of a wheelchair.

Zamanımızı akıllıca kullanalım. - Let's make use of our time wisely.

exploiter
{i} sömürücü

Anne, sen bir sömürücüsün! - Mammy, you are an exploiter!

exploiter
kullanan/sömüren
exploiter
{i} işletmeci
exploiter
{i} istismar eden kimse
make use of
-i kullanmak, -den yararlanmak
make use of
kullanmak
take advantage of
(birini) istismar etmek, (birinin) zaafından faydalanmak
take advantage of
istismar etmek
take advantage of
kullanmak
take advantage of
(Fiili Deyim ) -yi kötüye kullanmak
İngilizce - İngilizce
utilize
exploiter

Not only must she receive unheard-of personal favours , but she must immediately write about them and exploiter them professionally.

take advantage of

He took advantage of the swimming pool every day of his visit.

use; derive benefit from
to make use of

    Türkçe nasıl söylenir

    tı meyk yus ıv

    Telaffuz

    /tə ˈmāk ˈyo͞os əv/ /tə ˈmeɪk ˈjuːs əv/