Ülke, dış ticaret açığını telafi etmek için çok çabalıyor.
- The country is trying hard to make up for her trade deficit.
Kayıp zamanı telafi etmek için çok çalışmalıyım.
- I must work hard to make up for lost time.
Onu nasıl aldatabilirim?
- How could I hoodwink him?
... Congress to eliminate some deductions in order to make up for the loss in revenue. ...
... it. But they're not creative enough to make up for 30 percent of revenue on something ...