to make (someone) proud or conceited (often in passive)

listen to the pronunciation of to make (someone) proud or conceited (often in passive)
İngilizce - Türkçe

to make (someone) proud or conceited (often in passive) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

set up
kurmak

Ürünlerin için bir konferans salonu sahası kurmak istiyorsan lütfen bana hemen bildir. - Please let me know immediately if you would like to set up an area of the conference room for your products.

Ölü bir adamın anısına bir anıt kurmak için bir fon başlatıldı. - A fund was launched to set up a monument in memory of the dead man.

set up
hazırlamak
set up
birisine tuzak kurmak
set up
düzen

Bir toplantı düzenleyelim. - Let's set up a meeting.

Tom bir buluşma düzenlemek istiyor. - Tom wants to set up a meeting.

set up
işe başlamak
set up
dikmek
set up
yerleştirmek
set up
{f} kur

Çadırı kurmak yarım saatimizi aldı. - It took us half an hour to set up the tent.

Liderin çadırı nereye kuracağını bilmesi gerekir. - The leader should know where to set up the tent.

set up
kurulum
set up
kurma

Buradaki herhangi biri bir web sunucusu kurmayı biliyor mu? - Does anybody here know how to set up a web server?

Ürünlerin için bir konferans salonu sahası kurmak istiyorsan lütfen bana hemen bildir. - Please let me know immediately if you would like to set up an area of the conference room for your products.

set up
ileri sürmek
set up
{i} kurgu
set up
(deyim) ileri sürmek,önermek
set up
(Fiili Deyim ) 1- başlamak 2- dikmek
set up
iyileştirmek
set up
maddi yardım sağlamak
set up
tuzak kurmak
set up
yükseltmek
set up
(deyim) tayin etmek
set up
(deyim) (sporda) rekor kırmak
İngilizce - İngilizce
set up

M. Robespierre looked at me sideways and smiled and said to Madame, ‘You're a young lady after my own heart.’ This set her up for the day.

to make (someone) proud or conceited (often in passive)