to make (someone) proud or conceited (often in passive)

listen to the pronunciation of to make (someone) proud or conceited (often in passive)
İngilizce - Türkçe

to make (someone) proud or conceited (often in passive) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

set up
kurmak

Ölü bir adamın anısına bir anıt kurmak için bir fon başlatıldı. - A fund was launched to set up a monument in memory of the dead man.

Çadırı kurmak yarım saatimizi aldı. - It took us half an hour to set up the tent.

set up
hazırlamak
set up
birisine tuzak kurmak
set up
düzen

Bir toplantı düzenleyeceğiz. - We'll set up a meeting.

Pazartesi için neden bir toplantı düzenlemiyoruz? - Why don't we set up a meeting for Monday.

set up
işe başlamak
set up
dikmek
set up
yerleştirmek
set up
{f} kur

Çadırı kurmak yarım saatimizi aldı. - It took us half an hour to set up the tent.

Liderin çadırı nereye kuracağını bilmesi gerekir. - The leader should know where to set up the tent.

set up
kurulum
set up
kurma

Çadırı kurmak yarım saatimizi aldı. - It took us half an hour to set up the tent.

Buradaki herhangi biri bir web sunucusu kurmayı biliyor mu? - Does anybody here know how to set up a web server?

set up
ileri sürmek
set up
{i} kurgu
set up
(deyim) ileri sürmek,önermek
set up
(Fiili Deyim ) 1- başlamak 2- dikmek
set up
iyileştirmek
set up
maddi yardım sağlamak
set up
tuzak kurmak
set up
yükseltmek
set up
(deyim) tayin etmek
set up
(deyim) (sporda) rekor kırmak
İngilizce - İngilizce
set up

M. Robespierre looked at me sideways and smiled and said to Madame, ‘You're a young lady after my own heart.’ This set her up for the day.

to make (someone) proud or conceited (often in passive)