Baharın gelmesiyle birlikte her şey yavaş yavaş yeniden hayata dönüyor.
- With the coming of spring, everything is gradually coming to life again.
O, yeni okuldaki hayata kendini alıştırmayı çok zor buldu.
- He found it very difficult to adjust himself to life in the new school.
Yaşam olduğu sürece umut da olacaktır.
- While there is life, there is hope.
Kısa sürede yaşam tarzına alıştı.
- She soon adjusted to his way of life.
Facebook, Twitter, YouTube ve Blogger hayatımızı tehdit ediyor.
- Facebook, Twitter, YouTube and Blogger are threatening our life.
Hayat kesin bir bilim değildir, bir sanattır.
- Life is not an exact science, it is an art.
Bilirsin çok şanslısın! Böyle bir şey bir ömür boyu sadece bir kez olur.
- You're very lucky you know! A such thing happen only once in a lifetime.
Adama ömür boyu hapis cezası verildi.
- The man was given a life sentence.
Allah'tan başka bir ilâh yoktur ve Muhammed, Allah'ın elçisidir.
- There is no god but God, and Muhammad is the messenger of God.
Varlıklı bir bayan olarak Leyla'nın yaşamı bir seraptı.
- Layla's life as a wealthy lady was a mirage.
Yetmiş ya da seksen yıl bir insanın normal yaşam süresidir.
- Seventy or eighty years is the normal span of a man's life.
Japonya'da ortalama yaşam süresi nedir?
- What is the average life span in Japan?
Tom yaz boyunca bir cankurtaran olarak çalıştı.
- Tom worked as a lifeguard during the summer.
Kumsalda cankurtaran yok.
- There isn't a life guard at the beach.
Bana günlük yaşantından bahset.
- Tell me about your daily life.
Bugünlerde gittikçe daha fazla insan kır yaşantısını şehir yaşantısına tercih ediyorlar.
- Nowadays more and more people prefer country life to city life.
Kısa sürede kendini köy hayatına alıştırdı.
- She soon adjusted herself to village life.
Yaşam olduğu sürece umut da olacaktır.
- While there is life, there is hope.
Pek çok dinler ölümden sonra hayat vadediyor.
- Very many religions promise life after death.
Tom nükleer enerjiye karşı hareket için hayatını adadı.
- Tom has devoted his life to the movement against nuclear energy.
Tom, anti-nükleer enerji hareketine hayatını adadı.
- Tom has devoted his life to the anti-nuclear-energy movement.
Hayatta neyin en önemli olduğu kişiden kişiye değişir.
- What is most important in life differs from person to person.
Hayatımda en önemli kişi sizsiniz.
- You are the most important person in my life.
Sağlık ve canlılık uzun hayat için gereklidir.
- Health and vitality are important for long life.
Onlar şehir hayatına can atıyorlar.
- They are longing for city life.
Kendi canını tehlikeye atarak çocuğu kurtardı.
- He saved the child at the risk of his own life.
Sağlık ve canlılık uzun hayat için gereklidir.
- Health and vitality are important for long life.
Gezegenimizdeki canlıların çeşitliliğine hayranım.
- I just admire the diversity of life on our planet.
Bazı insanlar ölümden sonra ebedi hayata inanıyorlar.
- Some people believe in eternal life after death.
Kısa sürede yaşam tarzına alıştı.
- She soon adjusted to his way of life.
Bu Amerikan yaşam tarzıdır.
- This is the American way of life.
...I realize as never before how cheap and valueless a thing is life. Life seems a joke, a cruel, grim joke. You are a laughable incident or a terrifying one as you happen to be less powerful or more powerful than some other form of life which crosses your path; but as a rule you are of no moment whatsoever to anything but yourself. You are a comic little figure, hopping from the cradle to the grave. Yes, that is our trouble--we take ourselves too seriously; but Caprona should be a sure cure for that. She paused and laughed.
The life of this milk carton may be thousands of years in this landfill.
He gets up early in the morning, works all day long — even on weekends — and hardly sees his family. That's no life!.
She's my love, my life.
His life of the founder is finished, except for the title.
Scoring 1000 points is rewarded with an extra life.
And he is the life of the party at the Musgroves for precisely this reason: the navy has made him into a great storyteller.
... Central to the story of all life is our competition for that energy ...
... it’s not only the economic return. The gap in life expectancy between those with ...