to knock against or run into with a jolt

listen to the pronunciation of to knock against or run into with a jolt
İngilizce - Türkçe

to knock against or run into with a jolt teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

bump
vurma
bump
sadme
bump
çıkıntı
bump
gümbürtü
bump
çarpma sesi
bump
şişlik
bump
güm diye
bump
çarpma

Ben şeylere çarpmaya devam ediyorum. - I keep bumping into things.

Uzun boylu olmak harika olmalı. Öyle mi düşünüyorsun? Gerçekten o kadar harika değil. Kafanı tavana çarpmaya devam edersin. - It must be great to be tall. Do you think so? It's not really that great. You keep bumping your head on the ceiling.

bump
{f} çarp

Onlar birbirleriyle çarpıştılar. - They bumped against each other.

Tom nereye gittiğine bakmadığı için Mary'ye çarptı. - Tom bumped into Mary because he wasn't looking where he was going.

bump
(fiil) çarpmak, bindirmek, toslamak, çarpışmak
bump
{i} sarsıntı
bump
{i} uçağın düzensiz devinimi
bump
sertçe/aniden
bump
(isim) çarpışma, çarpma, darbe, yumru, tümsek, sarsıntı, uçağın düzensiz devinimi
bump
çarpma/şişlik
bump
{i} vuruş, çarpma
bump
bump off öldürmek
İngilizce - İngilizce
bump
to knock against or run into with a jolt

    Heceleme

    to knock a·gainst or run in·to with a jolt

    Türkçe nasıl söylenir

    tı näk ıgenst ır rʌn întı wîdh ı cōlt

    Telaffuz

    /tə ˈnäk əˈgenst ər ˈrən əntə wəᴛʜ ə ˈʤōlt/ /tə ˈnɑːk əˈɡɛnst ɜr ˈrʌn ɪntə wɪð ə ˈʤoʊlt/