Pazar günü okula gitmiyorsun, değil mi?
- You don't go to school on Sunday, do you?
Lütfen okul kurallarına uyun.
- Please obey the school rules.
Tom, hukuk fakültesine gitmeye karar verdi.
- Tom made up his mind to go to law school.
Tom hukuk fakültesine gidiyor.
- Tom is going to law school.
Babam, bir lisede İngilizce öğretiyor.
- My father teaches English at a high school.
Tom her zaman öğretmenler kendisine izin verdiği sürece geç saatlere kadar okulda kalır.
- Tom always stays at school as late as the teachers allow him to.
Bizim tekne bir balık sürüsünü izledi.
- Our boat followed a school of fish.
Okul kütüphanemizin bir sürü kitabı var.
- Our school library has many books.
Bizim tekne bir balık sürüsünü izledi.
- Our boat followed a school of fish.
Tom'u okula götürmen güzeldi.
- It was nice of you to drive Tom to school.
Okulda güzel sanatlar okuyor.
- She is studying fine art at school.
Lisedeyken ne tarz müzikten hoşlanırdın?
- What kind of music did you like when you were in high school?
O eli ağzının üzerinde okul kızlarının yapma tarzına güldü.
- She laughed the way schoolgirls do, with her hand over her mouth.