to hinder, prevent

listen to the pronunciation of to hinder, prevent
İngilizce - Türkçe

to hinder, prevent teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

let
izin vermek

Biraz temiz havanın girmesine izin vermek için pencereyi açtım. - I opened the window to let in some fresh air.

Tom Mary'nin onu öpmesine izin vermek niyetinde değildi. - Tom didn't intend to let Mary kiss him.

let
{i} engel

Bunun çalışmalarınıza engel olmasına izin vermeyin. - Don't let this interfere with your studies.

İlişkilerin çalışmalarınıza engel olmasına izin vermeyin. - Don't let relationships interfere with your studies.

to prevent
(Hukuk) önlemek

Biz trafik kazalarını önlemek için gerekli önlemleri almamız gerekir. - We must take measures to prevent traffic accidents.

Ellerinizi düzenli olarak yıkama bazı hastalıklara yakalanmayı önlemek için iyi bir yoldur. - Washing your hands regularly is a good way to prevent catching some diseases.

let
koyvermek
let
gevşetmek
let
-malı
let
bırakmak

Tom bırakmak istiyor. - Tom wants to let it go.

Onu sıkıca tuttu ve hiç bırakmak istemedi. - She held him tightly and never wanted to let go.

let
İİ.(to/out ile) kiralamak
let
{f} dirmek
let
(İnşaat) müsade etmek
let
{f} kiraya verilmek
let
ii
let
kinglet kralcık
let
{f} vermek

Tom Mary'nin gitmesine izin vermek istemiyor. - Tom doesn't want to let Mary go.

Tom Mary'nin onu öpmesine izin vermek niyetinde değildi. - Tom didn't intend to let Mary kiss him.

let
(fiil) bırakmak, izin vermek, meydan vermek, ses çıkarmamak, kiraya vermek, vermek, ihale etmek, kiraya verilmek, dirmek, dürmek
let
in ile geçmesine
let
eski

Eski aşk mektuplarını şevkatle gösterdi. - She cherished his old love letters.

Bir sürü eski mektup attı. - He threw away a bunch of old letters.

let
gitmesine veya gelmesine müsaade etmek
let
{f} ihale etmek
let
bırak olsun
let
(isim) kiraya verme, kiraya verilmiş mülk, let, teniste yeniden servis atma nedeni, engel
İngilizce - İngilizce
let
to prevent
preclude
To prevent
antevert
to hinder, prevent