to hasten, station, put, expose, delay, carry accounts to a ledger

listen to the pronunciation of to hasten, station, put, expose, delay, carry accounts to a ledger
İngilizce - Türkçe

to hasten, station, put, expose, delay, carry accounts to a ledger teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

post
{i} memuriyet, görev
post
sonra

Bu kitap, ölümünden sonra yayımlandı. - The book was published posthumously.

Tom savaş sonrası kuşağa aitti. - Tom belongs to the postwar generation.

post
vazife
post
(adam) göndermek
post

Tom işleri her zaman erteliyor. - Tom is always postponing things.

Ben, birkaç saatliğine ev işimi yapmayı erteledim. - I postponed doing my housework for a few hours.

post
postaya atmak
post
garnizon
post
(yarışta) başlama/bitiş çekidi
post
nöbet
post
{f} görevlendirmek
post
{f} yerleştirmek [ask.]
post
{f} bilgi vermek
post
{f} geçirmek (kayıt)
post
{f} atamak
post
{f} aydınlatmak
post
{f} afişle ilan etmek
post
{f} afişe etmek
post
kışla/posta/direk
post
(kayıtları) günlük defterden ana
post
{i} yabancıların kurduğu alışveriş yeri
İngilizce - İngilizce
{v} post
to hasten, station, put, expose, delay, carry accounts to a ledger