Tesadüfen onu otobüste gördüm. - It happened that I saw her on the bus.
Tesadüfen onu otobüste gördüm.
It happened that I saw her on the bus.
Tesadüfen onunla aynı trene bindim. - It so happened that I rode in the same train with him.
Tesadüfen onunla aynı trene bindim.
It so happened that I rode in the same train with him.