to go away

listen to the pronunciation of to go away
İngilizce - Türkçe
çekip gitmek
(Fiili Deyim ) uzaklara gitmek

Uzaklara gitmek istemiyorum. - I don't want to go away.

Tom uzaklara gitmek istemiyor. - Tom doesn't want to go away.

gitmek

Uzaklara gitmek istemiyorum. - I don't want to go away.

Neden gitmek istiyorsun? - Why do you want to go away?

çekip gitmek
yaylanmak
çık git
basıp gitmek
uzaklaşmak
(deyim) (bir yeri) terk etmek
(Dilbilim) terk etmek
ayrılmak
bog
kenef
bog
bataklık
go away
uzaklaş

Eşyalarını al ve uzaklaş. - Pick up your things and go away.

Şimdi uzaklaş ve ben bu olanı unutacağım. - Go away now and I'll forget this happened.

go away
defolmak
go away
Defolup gitmek
to away
uzaklıkta
bog
{f} batağa saplanmak
bog
bog oak bataklıktan çıkarılan abanoza benzer meşe ağacı
bog
(Askeri) ALT NİŞANCI: Bir tankın ön silahını kullanan nişancı
bog
bataklık-benzeri yer
bog
bataklığa ömülmek veya batmak
bog
bogbeansu yoncası
bog
bataklık bölge
bog
{f} batağa sokmak
bog
{f} çıkmaza girmek
bog
{i} İng., kaba kenef, hela, tuvalet, yüznumara. f
bog
boglandbataklık arazi bog moss bataklık yosunu
bog
bog down tecrübe sonucunda başarılı olamamak
bog
{f} bataklığa gömülmek
bog
{i} batak

Gökdelen'in bataklığa batması bekleniyor. - The skyscraper is expected to sink into the bog.

go away
git buradan
İngilizce - İngilizce
bog
bug off

I lied to him to appease him so he would bug off.

forthnim
push off
To travel somewhere, especially on holiday or vacation
Command asking someone to leave them alone
To depart or leave a place
To become invisible, vanish or disappear
remove oneself, leave, depart
become invisible or unnoticeable; "The effect vanished when day broke"
If you go away, you leave a place or a person's company. I think we need to go away and think about this
get lost, especially without warning or explanation; "He disappeared without a trace"
If you go away, you leave a place and spend a period of time somewhere else, especially as a holiday. Why don't you and I go away this weekend?
move away from a place into another direction; "Go away before I start to cry"; "The train departs at noon"
go away from a place; "At what time does your train leave?"; "She didn't leave until midnight"; "The ship leaves at midnight"
to go away

    Heceleme

    to go a·way

    Türkçe nasıl söylenir

    tı gō ıwey

    Telaffuz

    /tə ˈgō əˈwā/ /tə ˈɡoʊ əˈweɪ/

    Videolar

    ... the law to subvert this for the purpose of taking control away from the owner. That makes ...
    ... and start playing right away from level two. ...