to give something back to its original holder or owner

listen to the pronunciation of to give something back to its original holder or owner
İngilizce - Türkçe

to give something back to its original holder or owner teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

return
{f} dönmek

Başkan Washington'a dönmek zorunda kaldı. - The president was forced to return to Washington.

Bir hafta içinde eve dönmek zorundayım. - I must return home within a week.

return
{f} iade etmek

Ah! Tekrar unuttum! Bugün bir kitabı iade etmek için kütüphaneye gitmem gerekiyordu. - Ah! I forgot again! I was supposed to go to the library to return a book today!

Dün yeşil bir kanepe aldım, ama kapıdan sığdıramadım, bu yüzden geri iade etmek zorunda kaldım. - I bought a green couch yesterday, but I couldn't fit it through the door, so I had to return it.

return
geri gönderme
return
(Ticaret) geri çevirme

O onun aşkını geri çevirmedi. - He did not return her love.

return
getirmek (kar)
return
dönüp gelme
return
yanıt vermek
return
{i} seçim sonucu
return
{i} tazminat
return
{f} nüksetmek
return
{i} bülten
return
dönüş, dönmek dön
return
{f} misilleme yapmak
return
{f} geri gelmek
return
{f} yansıtmak
return
{i} karşılık

Tom karşılık olarak ne bekliyor? - What does Tom expect in return?

Tom karşılık olarak ne istiyor. - What does Tom want in return?

return
{i} geriye gitme
return
{f} karar vermek [mahk.]
İngilizce - İngilizce
return

You should return the library book within one month.

to give something back to its original holder or owner

    Heceleme

    to give some·thing back to its o·rig·i·nal hold·er or own·er

    Türkçe nasıl söylenir

    tı gîv sʌmthîng bäk tı îts ırîcınıl hōldır ır ōnır

    Telaffuz

    /tə ˈgəv ˈsəmᴛʜəɴɢ ˈbak tə əts ərˈəʤənəl ˈhōldər ər ˈōnər/ /tə ˈɡɪv ˈsʌmθɪŋ ˈbæk tə ɪts ɜrˈɪʤənəl ˈhoʊldɜr ɜr ˈoʊnɜr/