Tom silahsız bir insanı vurmakla suçlandı.
- Tom has been accused of shooting an unarmed man.
Atımı vurmak zorunda kaldım.
- I had to shoot my horse.
Düşük açıdan çekim yapmak bacaklarınızı daha uzun gösterir.
- Shooting from a low angle makes your legs appear longer.
The man, in a desperate bid for freedom, grabbed his gun and started shooting anyone he could.