to enrich; to exalt; to benefit

listen to the pronunciation of to enrich; to exalt; to benefit
İngilizce - Türkçe

to enrich; to exalt; to benefit teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

feather
tüy

Tom bir kuş tüyü yastıkla Mary'yi boğdu. - Tom suffocated Mary with a feather pillow.

Tom kalabalık tarafından katranla kaplandı ve tüyle kaplandı. - Tom was tarred and feathered by the crowd.

feather
kuş tüyü

Saçında bir kuş tüyü var. - You have a feather on your hair.

Tom bir kuş tüyü yastıkla Mary'yi boğdu. - Tom suffocated Mary with a feather pillow.

feather
{i} kuştüyü

Benim kuştüyümü gördün mü - Have you seen my feather?

feather
kuştüyü ile kaplamak
feather
kama
feather
uçucu
feather
tüyle kaplamak
feather
{f} zengin et
feather
köpük tüylerle donatmak
feather
{f} tüy takmak
feather
{i} köpük (dalga)
feather
{f} tüylerle donatmak
feather
{f} tüylenmek (kuş)
İngilizce - İngilizce
feather
to enrich; to exalt; to benefit