Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to embrace by holding closely, especially in the arms

listen to the pronunciation of to embrace by holding closely, especially in the arms
İngilizce - Türkçe

to embrace by holding closely, especially in the arms teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

hug
{f} sarılmak

Tom Mary'ye sarılmak istiyor. - Tom wants to hug Mary.

Sarılmaktan vazgeçtiler. - They stopped hugging.

hug
{f} kucaklaşmak
hug
sokulmak
hug
koçmak
hug
ayrılmamak
hug
sarılma

O, ona sarılmak istiyor. - She wants to hug him.

Sana sarılmama izin ver. - Let me give you a hug.

hug
kucaklama

Tom'u tekrar kucaklamayı hiç denemeyeceğim. - I won't ever try hugging Tom again.

Kız arkadaşımın kucaklamayı seven biri olması çok önemli. - It's crucial for my girlfriend to be a hugger.

hug
sıkıca kucaklamak
hug
yakınından geçmek
hug
sevgiyle sarılmak
hug
{f} dört elle sarılmak
hug
bear hug çok sı
hug
{f} kucaklamak, sarılmak
hug
{f} bağrına basmak, sımsıkı tutmak
hug
{f} kıyıdan gitmek
hug
{f} benimsemek
hug
orsa gitmek
İngilizce - İngilizce
hug
to embrace by holding closely, especially in the arms