Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.
- Her name often escapes me.
Tom yangın çıkışını işaret etti.
- Tom pointed to the fire escape.
Kapıya doğru yöneldi ve kaçmaya çalıştı.
- He made for the door and tried to escape.
Brian onunla bir ilişki başlattığına pişman ve ondan kaçmak istiyor.
- Brian regrets starting a relationship with her and wants to escape from her.
The name of the hotel escapes me at present.