Gecikmeden sorunu görüşmek gereklidir.
- It's necessary to discuss the problem without delay.
İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen.
- Please make an appointment to come in and discuss this further.
Onu burada tartışmak istemiyorum.
- I prefer not to discuss it here.
Tom'un sorunlarını tartışmak istemiyorum.
- I don't want to discuss Tom's problems.
Patronumla kişisel konuları konuşmaktan imtina ederim.
- I avoid discussing personal subjects with my boss.
Dün bunu seninle konuşmak istedim ama sen dinlemek istiyor gibi görünmüyordun.
- I wanted to discuss this with you yesterday, but you didn't seem to want to listen.
Bu konu tartışılmaya değer.
- That topic is worth discussing.
Bu sorun tartışılmaya değer.
- This problem is worth discussing.