Tom daha çok para kazanmak için iş değiştirdi.
- Tom changed jobs to earn more money.
Onlar para kazanmak istiyorlardı.
- They wanted to earn money.
Çok para kazanmak için çok çalıştı.
- He worked very hard to earn a lot of money.
Onlar para kazanmak istiyorlardı.
- They wanted to earn money.
Ebeveynlerinin görüşü onun kazancını aptal bir kıza harcadığı idi!
- His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
Hayatını İngilizce öğreterek kazanıyor.
- He earns his living by teaching English.
Üniversiteye özlem duyuyorum.
- I yearn for the university.
Her yerde insanlar dünya barışına adanmış kamu liderleri için özlem duyuyorlar.
- People everywhere yearn for public leaders dedicated to world peace.