to chastise, beat, inflict penalties

listen to the pronunciation of to chastise, beat, inflict penalties
İngilizce - Türkçe

to chastise, beat, inflict penalties teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

punish
{f} cezalandırmak

Lincoln güneyi cezalandırmak istemedi. - Lincoln did not want to punish the south.

İsyancıları cezalandırmak için ona ısrar etti. - They urged him to punish the rebels.

punish
cezaya çarptırmak
punish
{f} ceza vermek
punish
hakkından gelmek
punish
oymak
punish
hesabını görmek
punish
cezalandır

Bay White sınavda kopye çektiği için çocuğu cezalandırdı. - Mr White punished the boy for cheating on the examination.

Öğrenci sigara içtiği için cezalandırıldı. - The pupil was punished for smoking.

punish
hırpalamak
punish
tekdir
punish
şiddetle dövmek
punish
{f} azarlamak
punish
hırpalamak punishablecezalandırılır
punish
cefa
punish
ıstırap çektirmek
punish
cezaya layık
punish
{f} silip süpürmek
punish
eziyet
punish
tekdir etmek
punish
{f} dayak atmak
punish
{f} yalayıp yutmak
İngilizce - İngilizce
{v} punish
to chastise, beat, inflict penalties